Heyeti samimiyetle karşılayan Dernek Başkan ve yöneticileri sadece Güney'de yaşayan Kürtler için değil ayrıca kendileri için de bu referandumu desteklediklerini belirttiler. Bağımsızlık Referandumunu Destekleme İnisiyatifi Heyeti adına konuşan Dr. Ömer Faruk Gergerlioğlu, referandumun Türkiye'de Kürt meselesinin konuşulmasına vesile olduğunu ve bu sebepten hazmedilmesinin de önemli olduğunu, ayrıca hiçbir Kürt'ün ‘ben Kürdistan'a karşıyım’ diyemeyeceğini sözlerine ekledi. Gergerlioğlu şöyle devam etti; “Tarihi bir dönemde yaşıyoruz. Ben Kürdistan Bölgesi Başkanı Sayın Mesut Barzani'nin farklı etnisitelere, din ve mezheplere adil yaklaşılacağını her fırsatta vurgulamasını son derece önemli buluyorum. Zira burada yaygın kullanılan bir söylem var. 'Kürdistan'ı kuracklar ve Türkmenlere eziyet edecekler' Bu sebeple bizim burda bu adilane tutumu öne çıkarmamız gerekiyor, çünkü bu söylemleri boşa çıkarıyor. Bence Türk kamuoyu bu konuda fazla sert değil zaten.” Gergerlioğlu'nun ardından söz alan Dernek yöneticilerinden M. Şirin Zeli, Kuzey'deki Kürt siyasetçilerinin bu konuda seslerinin daha gür çıkması gerektiğini ve bağımsızlık referandumunun Türkmen, Arap ve Farslar için, farklı dinden veya mezhepten olanlar için tehdit olmadığını ve Türkiye'nin de bu konuya komşuluk hakkını koruyarak desteklemesi gerektiğini söyledi. Dernek Başkanı M. Şirin Aslan ise şunları söyledi; “Bu referandumu tüm kalbimizle destekliyoruz. Sadece Güney'deki kardeşlerimiz için değil, kendimiz için de destekliyoruz. Eğer Kürdistan, federetif bir yapıya kavuşursa herkes özgür bir şekilde yaşamını sürdürecektir ve gerek ABD gerek uluslararası güçler Kürdistan'ın Ortadoğu için iyi bir rol model olduğunu göreceklerdir.” Heyetten Osman Zinnur Erçin de, bu referandumun önemli bir meselesinin de güvenlik olduğuna vurgu yaparak şunları söyledi; “Bugün devlet dışındaki çevre ve örgütlerin şiddetleri, gayrimeşru kabul ediliyor. Bu sebeptendir ki özsavunma refleksi ihtiyacı ancak devlet gibi bir yapı ile karşılanabilir.”