Kırmızı karanfillerle barışı simgeleyen beyaz tülbendin ve karanfillerin bırakıldığı ‘Failler belli kayıplar nerede’ yazılı pankartın açıldığı eylemde, kayıpların fotoğraflarının bulunduğu dövizler taşındı. Bu hafta 1994'te Batman’da maskeli 4 kişi tarafından yol gösterilmek üzere götürülen ve bir daha kendilerinden haber alınamayan 50 yaşındaki İbrahim Çelik ile şüphelenerek babasının peşinden giden 19 yaşındaki Edip Çelik’in akıbeti soruldu. 1994'te gözaltında kaybedilen İbrahim Çelik'ın kızı Feryal Çelik konuşamadığından kaynaklı yazdığı mektup okundu. Babası ile kardeşinin gözaltından kaybedilme sürecini anlatan Çelik, “Kürt olduğumuz için kaybedildiler. Kürt olmak suç mu? 23 yıl geçti hiç bir şey ortaya çıkartılmıyor. Annem hasta eşini ve oğlunun akıbetini sordu. Sonra ben; şimdi de çocuklarım dedelerinin akıbetini soruyor. Üç kuşaktır adalet arayışımız sürüyor daha ne kadar sürecek bu adaletsizlik” dedi. Bu haftanın açıklamasını Cumartesi İnsanlarından Beyza Üstün yaptı.
‘BİZİ MEZARSIZLIĞA MAHKÛM EDENLERDEN DAVACIYIZ’
Batman'ın 90'lı yıllarda özel harp stratejisi temelinde faaliyet gösteren Hizbullah’ın merkezi halinde olduğunu dile getiren Üstün, “Devletle bağlantısı TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu Raporu’nda da geçen Hizbullah, çok sayıda Batmanlıyı gündüz vakti herkesin gözü önünde infaz etti. Evlerinden aldıkları insanları, kendilerine tahsis edilmiş işkence köylerinde vahşi yöntemlerle sorgulayıp katletti, kaybetti" dedi. İbrahim Çelik’in Batman’ın Soğuksu mezrasında yaşadığını ve Çelik'in tarımla uğraştığını sözlerine ekleyen Üstün, 10 Temmuz 1994 gecesi maskeli ve silahlı 4 kişinin, Çelik'i yer göstermek bahanesiyle evinden alarak yanlarında götürdüklerini söyledi. Çelik'in 19 yaşındaki oğlu Edip Çelik’in de babasını yalnız bırakmamak için peşlerinden gittiğini kaydeden Üstün, baba ve oğuldan haber alamayan ailenin jandarma ve emniyete başvurduğunu olayla ilgili Hizbullahçı Talat Rüzgâr, Aziz Önlük, İlhan Önlük, Resul Güneş ve Çetin Dursun isimli kişiler hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu ifade etti. Baba ve oğul için yapılan başvurunun sonuçsuz kaldığını dile getiren Üstün, İbrahim ve Edip Çelik’ten bir daha haber alınamadığını kaydetti.
Üstün son olarak, Çelik ailesinin “Bizi mezarsızlığa mahkûm edenlerden davacıyız! Kayıplarımızı istiyoruz! Adalet istiyoruz!” talebinin 23 yıldır karşılıksız bırakıldığını belirterek, “İbrahim ve Edip Çelik Nerede?” diye sordu.