Yapı ve tarihi eser taşınmasında uzmanlaşmış Bresser şirketinin, Ilısu Barajı'nın tehdidiyle karşı karşıya kalan Hasankeyf'te toplam 9 eserin taşınması projesinden bir an önce geri çekilmesi talep edildi. Protesto eden kalabalık grup, şirketin ününde iki büyük pankartla toplandıktan sonra, bildiri dağıtıp konuşmalar yaptı. Konuşmalarda eserlerin taşınmasının bir kültürel ve bellek yıkımı olacağı vurgulanarak ayrıca taşınmanın hem Türk yasaları hem de uluslararası anlaşmaları ihlal ettiğini belirttiler. Açıklamada, şöyle denildi; “İhale süreci bile çok gizli ve şaibeli şekilde gerçekleşti. Bresser şirketi ısrarlı şekilde bu projede yer alarak Avrupa Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) uluslararası şirketler kriterlerini ve Avrupa Arkeolojik Mirasın Korunması Konvansiyonunu (CETS 121) ihlal etmektedir. İkisi de kültürel mirasa erişimin temel insan hakkı olduğunu varsayarak, paydaşlar ve ilgili sivil toplum kuruluşlarına danışmasını gerektiriyor. Ancak Bresser şirketi, Hollanda hükümetine başvurulduktan sonra bir defalığına telefon görüşmesi yaptı. Onun dışında hiç çaba göstermeyerek bütün sorumluluğu üstünden atıyor. Halbuki Bresser bu projede yer almasa ne Er-Bu şirketi ne de Türk hükümeti eserleri taşıyabilecektir. Bundan dolayı önümüzdeki hafta Bresser'e karşı OECD kriterlerini ihlal ettiği için bazı STK'lar tarafından yasal bir işlem başlatılacaktır.” Suyun yaşamsal bir şey olduğunu ifade etmek için protestocular 'Av, Jiyan, Azadi' sloganını Kürtçe ve Hollanda'ca attılar. Bunun yanında arbane ve davul zurna ile 1,5 saatlik eylem gerçekleştirildi. 1,5 saat boyunca ne Bresser şirketinin hiç bir çalışanı dışarı çıktı ne de zil çalınmasına rağmen kapı açıldı.