Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, ekonomik istikrar ve çözüm sürecini değerlendirdi. Başbakan Yardımcısı Babacan, burada yaptığı konuşmada, Ortadoğu’da kardeş kardeşi öldürecek noktaya geldiğini ve Türkiye’de de benzer bir tabloyu oluşturmak için ısrarla çalışanların olduğunu söyledi. Babacan, “Bu konuda çok dikkatli olmamız lazım. Bunlar kendilerini açığa vuranlar değildir. Maalesef kılcal damarlara kadar girmiş; fitne, fesat peşinde olan, bu ülkenin huzur, barış ortamını bozmaya çalışanlar var” dedi. Nüfusunun çoğunluğunun Müslüman olup da kendi içinde istikrarını koruyabilen dünyada ülke sayısının çok azaldığını vurgulayan Babacan, “Bakıyorsunuz, dışarıdan yıkmaya çalışıyorlar. Pek çok ülkeyi kendi içinden yıkmaya çalışıyorlar. Kardeşleri, komşuları birbirlerine düşürüyorlar. Maalesef çok acı ve hüzünlü bir tablo görüyoruz. İşte bütün bu zor şartlarda Türkiye kendi birliğini, beraberliğini koruyarak; demokratikleşmede, temel hak ve özgürlüklerde gerçek anlamda bir hukuk devleti olmada çok önemli başarılar elde etti.” diye konuştu.
‘GELDİĞİMİZ NOKTA YETERLİ DEĞİL’
Türkiye’nin ekonomik büyüklüğüyle ilgili de bilgi paylaşan Babacan, devamında şöyle dedi: “2002 yılında Türkiye’nin toplam ekonomik büyüklüğü 230 milyar dolar. Geçen yılı 800 milyar liralık bir büyüklükle tamamladık. Toplam ihracatımız 2002 yılında 36 milyar dolar. Geçen seneyi 158 milyar dolarla kapattık.” Güven ortamının, huzurun olmadığı yerde yeni yatırımların açılmasının zor olduğunu belirten Babacan, yatırımcının huzur ve güven ortamının olduğu yerde cesaretlendiğini ve kendini rahat hissettiği yerde yatırımcının o kadar çok yatırım yapacağını sözlerine ekledi. Babacan, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi: “Bu coğrafyada güçlü bir Türkiye’nin kendi çıkarlarına zarar vereceğine inananlar var. Maalesef böyle bir tabloyla karşı karşıyayız. Nasıl bugün Irak’ta ciddi sorunlar varsa nasıl Libya’da, Yemen’de kardeş kardeşi öldürecek noktaya geldiyse bizde de benzer bir tabloyu oluşturmak için ısrarla, inatla çalışanlar var. Bu konuda çok dikkatli olmamız lazım. Bunlar kendilerini açığa vuranlar değildir. Maalesef kılcal damarlara kadar girmiş fitne, fesat peşinde olan, bu ülkenin huzur, barış ortamını bozmaya çalışanlar var. Bunlara çok dikkat etmemiz gerekiyor. Öncelikle biz, birlik ve beraberliğimize sahip çıkmaya çalışacağız.” Haber merkezi