Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’e, Hasankeyf’in UNESCO Dünya Mirası Listesine alınması içn çalışma yapılıp yapılmadığını sorun Başaran, “Tamamlandığında Türkiye'nin dördüncü büyük barajı olması beklenen Ilısu Barajı ve Hidro Elektrik Santrali ortaya çıktığı ilk günden beri yaratacağı sosyal, arkeolojik, siyasi ve ekonomik yıkım ve sorunlar nedeniyle yoğun tepkiler almıştır. Unesco'nun kültürel tarih mirası kriterlerinin on tanesinden dokuzunu karşılayan Hasankeyf'i tarihi bir miras olarak değerlendirmektense, bir doğa ve miras yıkımı olan baraj projesi ile yok etmenin tercih edilmesi hala anlaşılamayan ve açıklanamayan bir şaibedir. Baraj projesi olarak ancak %1 civarında enerji üretebilecek ve ekonomik olarak neredeyse hiçbir getirisi olmayacak olan Ilısu'nun kültürel bir miras olarak değerlendirildiğinde kazandıracağı getirilerin hesaba katılmaması kamuoyunda yoğun tepki almaktadır. Bu kapsamda; Hasankeyf’in UNESCO koruma listesine alınması için Bakanlığınıza herhangi bir başvuru olmuş mudur? UNESCO’nun on kriterinden dokuzunu karşılayan Hasankeyf’in UNESCO koruma listesine alınması için Doğa Derneği tarafından Kültür ve Turizm Bakanlığı'na yapılan başvuru neden UNESCO’ya ulaştırılmamıştır? Hasankeyf ve Dicle vadisinin Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından UNESCO’ya başvuru yapılması neden uygun görülmemiştir?
Batman'ın Hasankeyf ilçesinde hangi kültürel/tarihi yapılar Yeni Hasankeyf'e taşınacaktır? Taşınma faaliyetleri ne zaman olacak ve ne şekilde yapılacaktır? Ayakları duran tarihi köprü de taşınacak mıdır?” dedi.
ILISU BARAJINI SORDU
Milletvekili Ayşe Acar Başaran ikinci soru önergesinde Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu’ndan Ilısu Barajının durumunu sordu. Başaran, “UNESCO’nun kültürel miras kriter listesinin 10 maddesinden 9’una uyan insanların yerleşik hayata ilk geçtiği, tarım yaptığı, alfabeyi kullanmaya başladığı, köyleri kurduğu, bilimi, sibernetik bilimini keşfettiği, uygarlığın dünyaya yayıldığı vadi Hasankeyf yok olma tehlikesi ile karşı karşıya. Tamamlandığında Türkiye'nin dördüncü büyük barajı olması beklenen Ilısu Barajı ve Hidro Elektrik Santrali ortaya çıktığı ilk günden beri yaratacağı sosyal, arkeolojik, siyasi ve ekonomik yıkım ve sorunlar nedeniyle yoğun tepkiler almıştır. Baraj projesi olarak ancak %1 civarında enerji üretebilecek ve ekonomik olarak neredeyse hiçbir getirisi olmayacak olan Ilısu'nun kültürel bir miras olarak değerlendirildiğinde kazandıracağı getirilerin hesaba katılmaması kamuoyunda yoğun tepki almaktadır. Bu kapsamda; Ilısu Barajı ve Hidroelektrik Santralı Projesi hangi aşamadadır? Baraj gövde ve HES inşaatının ne zaman bitmesi planlanmaktadır? Su tutmaya ne zaman başlanacak ve ne zaman bitmiş olacaktır? Şu an Ilısu Projesi'nde hangi şirketler yer almaktadır? Nurol Şirketi halen konsorsiyumun içinde midir? Malamira şirketi alt yüklenici olarak Ilısu Projesinde yer alıyor mu? Evet ise projenin hangi alanında çalışmaktadır? Ilısu Projesinin etkileyeceği köylerde yeniden yerleşim (kamulaştırma) faaliyetlerin yüzde kaçı tamamlanmıştır? Ilısu köyünün dışında başka yerleşim yerlerinden göç edenler oldu mu? Ilısu Projesinden dolayı Irak hükümeti ile görüşmeler var mı? Var ise içeriği nedir? Su tutma döneminde en az Irak'a Dicle Nehrinden bırakılacak su debisi ne olacaktır? Dicle havzasında bütün sulama projeleri tamamlandığında Dicle Nehri'nden yılda ne kadar su miktarı sulama için çevrilecektir?” dedi. Haber merkezi