Argünağa, “Ancak dünyada Halepçe örneği yoktur. İkinci Dünya Savaşında Japonya’nın iki kentine karşı atom bombası kullanıldı. Halepçe’de ise zalimliği nedeniyle tarihe lanetle anılacak bir diktatör olarak geçen Saddam, maiyetindeki sivil ve savunmasız Kürt halkına karşı kimyasal gaz kullanmıştı. Maiyetindeki bir halkı, beş bini aşkın kadın ve çocuğu bir anda kimyasal gazlarla katliamdan geçiren bir ülke olmamıştır. Halepçe vahşetinin üzerinden 29 yıl geçti. Ancak Halepçe’nin acısı hala dinmiş değildir. 16 Mart 1988 günü Halepçe’de ekseriyeti kadın ve çocuklardan oluşan 5 bini aşkın sivil ve savunmasız Müslüman Kürt topluca katledilmiş, insanların cansız bedenleri sokaklardan toplanmıştı. Ancak yeni nesiller de bilsinler ki Halepçe’de sadece mazlum bir halk olan Kürtlere karşı insanlık suçu işlenmemiş, ayrıca o tarihte Halepçe’deki vahşet ile tüm insani değerlere olduğu gibi, özü itibariyle doğaya ve bütün canlıların yaşam hakkına da yönelik bir saldırı gerçekleştirilmişti. MAZLUMDER Batman şubesi olarak diyoruz ki; değişen diktatörler, sınırlar ve şartlara rağmen bugün dünya kamuoyu halen savaşlar, katliamlar, işkence ve tecavüz gibi insanlık suçları ile baş başa kalabiliyorsa, bu durumun sebepleri iyi irdelenmelidir. Başta silahlanma yarışı olmak üzere, ülkelerin çıkar adı altında güttükleri politikalar, etnik ve din istismarları her türlü barış taleplerinin üstünü örtmekte ve insanlığın geleceğe ilişkin umutlarını örselemektedir. Dünyanın neresinde olursa olsun, tüm zalimleri nefretle kınıyor, yeni Halepçelerin yaşanmamasını dilerken, özellikle Ortadoğu coğrafyasında insanlığa karşı işlenen suçlar için tüm halkları, insani değerleri sahiplenmeye, insana ve doğaya karşı suç işleyenlere karşı duyarlılığa davet ediyoruz” dedi.