Batman Medya Gazetesi

     İsraf...
     İsraf kulağa hoş gelmeyen bir kelimedir. İnsanı içten içte rahatsız eden israf, hem zamandan kayıp, hem de emekten kayıptır.
    " Damlaya damlaya göl olur." atasözüne karşılık, "Hazıra dağ dayanmaz." atasözü, bence isabetli bir sözdür. Yani damlaya damlaya biriktirdiğini, gözü kapalı israf eden kişilere, tabi ki dağ dayanmaz. İnsanların hem hazırda olanları koruması, hem de belli birikimlerde bulunması için insanların israftan kaçınması ve çalışarak geleceğini düşünmesi gerekir.
     Kişilerin kazandıklarını kolay bir şekilde harcaması demek, yaşamında kazandıklarını heba etmesi demektir.
     İsraf müsrifikliktir. Boş yere fazlasını harcamak ya da almaktır. Örneğin, bir eşyadan bir tane varken ve kişiye bu eşya yeterken,  bir tane daha almak demektir. Suyu boşa harcamadan muslukları kapalı tutmak, elektriği boş yere kullanmamak ve lambaları kapatmak, yetecek kadar ekmek almak ve bayatlayan ekmekleri atmak yerine onları değerlendirmek, kullanmadığımız kıyafetleri ve ya ayakkabıları ihtiyaç sahiplerine vermek, israfın önüne geçmemiz gerekenlerden bir kaçıdır. Yani, bize yeten herhangi bir şeyin fazlasını almamak ya da harcamamaktır. Bize yeteniyle yetinmeliyiz. Aksi taktirde bütçemize zarar veririz.
     İsraf, sadece yediğimiz ekmekleri boş yere atmak, bayat ekmekler değerlendirmemek ya da suyu boşa harcamak, elektriği boşa kullanmak değildir. İsraf bir yerde de hayatın boşa geçmesi demektir. Hayatta verimli olamamak ve üretkenlikten uzak durmak, yaşamımızın boşa geçmesi anlamına gelir ki bu da israfa neden olur.
     Yaşadığı her anı çok iyi değerlendiren insanlar israftan uzaklaşır. Hem yaşamında başarılı olur hem de müsriflik yapmamış olur.
     Dünya üzerindeki pek çok dinin konusu içerisinde bulunan israf,  çeşitli dini inançların ortak noktasıdır. Dinlere göre İsraf, olmaması gereken bir davranış şeklidir. Kişiler, israftan uzaklaştırılmaya çalışılmıştır ve bu durum devam etmektedir.
     Dinimize göre, lüzumsuz işler yapmak, israftır. Örneğin, boş yere bir şeyler karalamak, israf ve abestir.  
     Eğer, dünyadaki herkesin boşa harcadığı zaman, enerji ve emek hesaplansa, dünyada açlık ve yokluk içinde kıvranan milyonlarca insanın ihtiyaçlarına çözüm bulunurdu.
     İsrafın miktarı ne olursa olsun zararı büyüktür. Tıpkı "Damlaya damlaya göl olur" atasözündeki gibi, israf edilen her şeyde de bunu düşünebiliriz. Küçücük bir musluktan akan bir damla suyun dünya üzerindeki milyarlarca insanın sayısıyla ölçersek, milyarlarca damla su demektir. Sadece bir damla su ve bu damlaların sürekliliği, korkunç bir su damlası sayısı demektir. Barajlar göller, demektir.